İznik

İznik her avuç toprağı binlerce yıldır kültür kalıntıları ile yoğrulmuş, bölgede yüzyıllar boyu tarih sayfalarının baş köşelerinde yerini almış bir kenttir. Dört imparatorluğa başkentlik yapmış nadir yerleşimlerden biridir. Kent yakınlarındaki Karadin, Çiçekli, Yüğücek ve Çakırca Höyüklerinde M.Ö. 2500 yıllarına inen uygarlık izleri saklıdır. M.Ö. VII. yüzyılda Trak kavimlerinin göçlerinden önce burada kurulan yerleşim ' Helikare ' adını almıştır.Kentte basılan sikkelerde Khryseapolis ( Altın Şehir ) adı okunmaktadır.

Makedonya İmparatoru İskender in generali Antigonos tarafından M.Ö. 316 yılında yenilenen kent Antigoneia adını almıştır. İskender in ölümünden sonra Antigonos ile general Lysimakhos arasındaki savaşı kazanan Lysimakhos kente, Antipatros un kızı olan eşi Nikaia nın adını vermiştir. M.Ö. 293 te Bithynia Krallığı na bağlanan kent, önemli mimari yapılarla süslenmiştir. Bir süre Bithynia Krallığı nın başkenti olan Nikaia daha sonra Roma nın önemli bir yerleşimi olarak varlığını sürdürür.

iznik

Nikaia, Bithynia havarilerden Petrus un çabaları ile Hıristiyanlık ile tanışır. İmparator l. Constantinus döneminde Hıristiyanlık üzerindeki yasaklar kalkar. 325 yılı yazı başında Nikaia, Hıristiyanlık için çok önemli bir olaya sahne olur ve Birinci Konsül, Senatus Sarayında toplanır. İmparator Constantinus un da katıldığı toplantıda iki önemli görüş tartışılır. İskenderiyeli din adamı Arius un görüşü Hz. İsa nın sadece bir insan olduğu ve tanrıdan dünyaya gelmediğidir. Kısa sürede taraftar toplayan bu teze, Piskoposlar karşı çıkmıştır.

iznik

Hıristiyan dünyasınca bugün de savunulan " Hz. İsa nın Tanrı nın oğlu olduğu " tezi uzun tartışmalardan sonra kabul görmüştür. Hıristiyanlıkla ilgili yortu günleri ve Nikaia Kanunları adı ile bilinen 20 maddelik metin bu Konsülden sonra kabul edilmiştir. 787 yılında İznik Ayasofya sında VII. Konsül toplandı. İmparatoriçe İrene nin önderliği ile resim ve heykel üzerindeki yasaklar kaldırıldı. İznik, Selçukluların da, Bizanslıların da başkenti olmuştur.

iznik

1331 yılında Osmanlı orduları tarafından ele geçirilen İznik, Osmanlı dönemiyle birlikte canlanmaya başladı. Osmanlı idaresinde İznik, sanat, ticaret ve kültür merkezi oldu. Orhan Gazi Medresesinde birçok ünlü ders verdi. Davud - u Kayseri, Ebul Fadıl Musa, Eşrefoğlu Abdullah Rumi gibi ünlü tasavvuflar İznik te yaşadı ve eserler verdi. Osmanlı döneminin ilk cami, medresesi ve imareti İznik te inşa edildi. XIV ve XV. yüzyıllarda XVI. yüzyılda İznik bir sanat merkezi olmuş, dünyaca ünlü çini ve seramikler burada üretilmiştir. İznik, Hellenistik çağdan kalma ızgara planlı kent yerleşimi, Roma, Bizans ve Osmanlı döneminden kalan anıtsal yapıları ile tarihi kent dokusunu bütün canlılığıyla korumaktadır.

iznik

İznik çiniciliğinin gelişimini, tarihleri bilinen yapılar üzerindeki çini kaplamalardan açık seçik görülebilir.1378 - 1391 yılları arasında yapılan İznik Yeşil Cami minaresini süsleyen en eski Osmanlı çinileri teknik ve dekor bakımından Selçuk geleneğini devam ettirmekle beraber renk ve tonları onlardan daha zengindir. Camiye ismini veren bu çiniler firuze ve yeşil renklerin çeşitliliği ve zenginliğiyle dikkat çekerler.

İstanbul daki yapılarda kullanılan çinilerin İznik te yapıldığını tarihsel belgelerden öğreniyoruz. Milet, Şam grubu ve Rodos işi adı ile tanınan seramiklerin merkezi İznik tir. XVII. yy.da İznik e gelen gezgin Evliya Çelebi, 300 den fazla çini fırınının bulunduğundan söz eder.İznik çinilerinde; lâle, sümbül, nar, karanfil gibi çiçek motifleri kullanılmıştır. Ayrıca insan, kuş, balık, tavşan, köpek gibi hayvan ve gemi motiflerine de rastlanır. Mavi, firuze, yeşil ve kırmızı en çok kullanılan renklerdir.

iznik

Berber Kaya
İznik in doğusunda yer alan bir tepenin eteğindedir. Yek pare kayadan oyulmuş büyük bir oda şeklinde mezar anıtıdır. Zemininde mezarlar bulunmaktadır.M.Ö. II. yüzyıla ait olup Hellenistik dönemin İznik teki önemli bir örneğidir. Devasa boyuttaki bu lâhdin Bithynia Kralı II. Prusias a ait olduğu öne sürülmektedir.

iznik

Beştaş - Obelisk
Kentin kuzeyinde bağlar arasında yükselen bu mezar anıtı, eski Roma yolu üzerindedir. Beştaş,Nişantaşı, ve Dikilitaş adları ile de bilinmektedir. Üzerindeki Yunanca kitabeden I. yüzyılda C. Cassius Philiscus a ait olduğu anlaşılmaktadır. Anıtın tepesindeki altıncı taşın üzerinde bir kartal veya zafer tanrıçası Nike nin heykeli olduğu sanılmaktadır. Anıtın bir yönünde ise Philiscus un heykeli olduğu kalan izlerden anlaşılmaktadır. Mezar anıtı 12 metre yüksekliktedir.

Hypoge
Elbeyli Beldesinin Hespekli mevkiinde benzersiz bir yeraltı mezarıdır. IV - V. yüzyılda yapıldığı anlaşılmaktadır. Tavanı ve duvarları erken Hıristiyanlık döneminin tipik renkli freskoları ile kaplıdır. Mezar odasında üç adet mezar yer alır.

iznik

Dörttepeler Tümülüsü
Elbeyli Belediyesi mezarlığı içindedir. Tümülüs te iki anıt mezar belirlenmiştir. İlk mezar yol kenarındadır. Dromosiu dikdörtgen mezar odası ile iki yanında ikişer kilisesi bulunmaktadır. Diğer mezar İse beyaz mermerden yapılmış mezar odası ile kaba taş ve ağaçlarla örtülüdür.

Senatüs - Bizans Sarayı
Sarayın 4. yüzyılda yapıldığı kati olup halen göl suları tarafından örtülmüştür. Zemin mozaikleri toprak altında mevcut olup Hristiyanların Teslis ve İsa nın uluhiyeti, insaniyeti münakaşalarını yapan 318 papazın ilk Konsili 325 yılında burada akdolunmuştur. 787 yılında Ortodokslar arasında Azizlerin tasvirleri hakkında çıkan ihtilâfın münakaşası için toplanan 7. Konsil de burada toplanmıştır.

iznik

Surlar
İznik in çevresini beş kenarlı çokgen şekilde kuşatan surlar 4970 metre uzunluğundadır. İznik in iki ana caddesinin kesiştiği noktadan bakıldığında, dört ana kapı görünür. Hellenistik dönemde inşa edilmeye başlanan surlar, Roma ve Bizans dönemlerindeki yeni ilavelerle günümüzdeki şeklini almıştır. Kentin dört ana kapısından günümüze Lefke Kapı ile İstanbul Kapı sağlam ulaşabilmiştir. Yenişehir Kapı kısmen, Göl Kapı tamamen yıkıktır. İstanbul Kapıda tiyatrodan getirilen masklar bulunmaktadır, İstanbul ve Lefke kapısında mermer kabartma friz parçalarının da kullanıldığı görülmektedir.

iznik

Tiyatro
İznik Antik Tiyatrosu göl kıyısı ile Yenişehir Kapı arasında geniş bir alana inşa edilmiştir. Tiyatro, İmparator Traianus döneminde Bithynia prokonsülü ( valisi ) Plinius un çabalarıyla 111 - 112 yıllarında yapılmıştır. Tiyatro, XIII. yüzyılda toplu mezarlığa dönüştürülmüştür. Daha sonraki yıllarda içinde kilise, saray ve Osmanlı seramik atölyeleri ve çini fırınları yapıldığı, yapılan arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılmıştır.

Böcek Ayazma
Koimesis Kilisesi yakınındadır. Üstü kubbe ile örtülü, yuvarlak bir yapıdır. Hyakinthos Manastırının bir bölümü olduğu sanılmaktadır. Ayazma VI. yüzyıldan günümüze sağlam gelmiş eserlerdendir.

iznik

Koimesis Kilisesi
Piskopos Hyakinthos tarafından VIII. yüzyılda yaptırılmıştır. Hyakinthos Manastırının bir bölümü olduğu sanılmaktadır. 1065 depreminde yıkılmış, Koimesis Kilisesi kalıntıları ancak ilavelerle tamir edilmiştir. Kilisenin mozaikleri ve ikonaları 1807'de İznik Metropoliti Daniel in isteği üzerine yenilenmişti.

iznik

Ayasofya Kilisesi
İki ana caddenin kesiştiği yerde, kentin tam ortasındadır. Bizans dönemi eseridir ve tahminen XI. yüzyıldaki depremden sonra yenilenmiştir. 1331 yılında Orhan Gazi Camii adını almıştır. Deprem ve yangınlarda tahribe uğramıştır. XVI. yüzyılda Mimar Sinan tarafından büyük ölçüde değişikliğe uğratılmış ve yenilenmiştir. Bir mezar odası duvarında Hz. İsa freski bulunmaktadır. VII. Konsil in toplandığı yerdir. Bu nedenle inanç turizmi için önemli bir merkezdir.

Hagios Tryphonos Kilisesi
İstanbul Kapıya giden caddenin sol tarafındadır. Birkaç duvar ve döşeme mozaiklerinden parçalar bulunmuştur. Duvar tekniği ve planı kilisenin X - XII. yüzyıllarda yaptırılmış bir Bizans eseri olduğunu göstermektedir.

Ayatrifon Kilisesi
Yenişehir Kapı ya giden caddenin sağındadır. Plan, İstanbul daki Kariye Camine benzer. Planına göre büyük bir kubbe ile örtülü olduğu ve tabanının çok süslü mozaiklerle kaplandığı anlaşılmaktadır. Kilisenin XIII. yüzyılda Teodoros Laskaris tarafından, Aya Trifon adına yaptırdığı sanılmaktadır.

Hacı Özbek Cami
İznik te inşa edilen ilk Osmanlı camisidir. Üstü 8 metre çapında kiremit kaplı bir kubbe ile örtülüdür. 1333 yılında inşa edilmiştir.

iznik

Yeşil Cami
İznik in sembolü olan Yeşil Cami, adını yeşil çinili ve tuğlalı minaresinden almıştır. Caminin yapımını Çandarlı Hayreddin Paşa 1378 yılında başlatmış, fakat ölümü üzerine oğlu Ali Paşa 1391 de tamamlatmıştır. Erken Osmanlı döneminin tek kubbeli camileri arasında en görkemlilerindendir. Eşsiz minaresi caminin sağ köşesindedir. Gövdesi mavi ve yeşil renkli çinilerle zigzaglı mozaik tekniğiyle bezenmiştir. Selçuklu minare geleneğinin ilk dönem Osmanlı sanatına yansımasının önemli bir örneğidir.

iznik

Şeyh Kutbettın Camı Ve Türbesi, Eşref - 1 RumîiCami Ve Türbesi, Yakub Çelebi Zaviyesi Ve Türbesi, Kırgızlar Türbesi, Sarı Saltuk Türbesi, Çandarli Hayrettin Paşa Türbesi, Çandarli İbrahim Paşa Türbesi Ve İmareti, Çandarli Halil Paşa Türbesi, Huysuzlar Türbesi, Ahiveyn Sultan Türbesi, Abdülvahap Sancaktarı Türbesi İznik in önemli türbeleridir.

Rüstem Paşa Hanı
Bu gün evler arasında kalmış duvar kalıntıları halindedir. Yalnız kuzey ve batı duvarının bir bölümü ayaktadır. Yapı XVI. yy. da Kanuni Sultan Süleyman'ın sadrazamı Rüstem Paşa adına Mimar Sinan tarafından inşa edildiği sanılmaktadır.

iznik

İlçenin doğası, arkeolojik ve tarihi kalıntıları ile gölün doğal kıyı şeridi piknik yapmaya elverişli geniş ağaçlık alanlarıyla turizme canlılık katar. Hacı Osman Köyü ve çevresinde yamaç paraşütü ve çim kayağı sporları için uygun alanların tespiti ile bu sporlara ilgi duyanlara ev sahipliği yapmaya başlamıştır.

Son yıllarda Sansarak köyündeki doğal şelale sayesinde dağ treking aktivitesi başlamıştır. Her hafta İstanbul dan ve diğer yakın şehirlerden günü birlik turlar düzenlenmektedir.




Ana Menü