Gazipaşa

Türk turizminin kalbi Antalya da atıyor. Antalya bir marka olarak biliniyor dünya turizminde. İşte bu gözde turizm merkezinin bir ucunda Gazipaşa bulunuyor. Antalya da en çok yatak kapasitesine sahip Alanya nın komşusu. Alanya yı Mersin e bağlayan yol sadece 40 km. Antalya il merkezine ise 180 km. Ama bu iki komşu ilçeden Alanya büyük bir turizm merkezi olarak tanınırken Gazipaşa “ Sessiz Cennet ” olarak biliniyor. Doğası, yaşam tarzı, köyleri ve insan ilişkileri ile böyle tanımlanıyor.

İki buçuk km. uzunluğunda, genişliği 150 metreyi bulan nitelikli Selinus Plajı ilçenin turistik tesislerinin yoğunlaştığı yer. Bu büyük kumsal denize girmek ve yılın 300 günü güneşten yararlanmak için ideal. Ama kitabınızı alıp çok daha sessiz bir yerde denize girmek isterseniz bunu yürüyerek bile yapabilirsiniz. Biraz ileride küçük, çoğu zaman tek başınıza veya sadece sevdiğinizle olabileceğiniz bir koy sizi bekliyor. Koyun hemen yanındaki bir antik limanın ve limanı koruyan kalenin kalıntıları bu özel küçük koyun kadim bir tarihi olduğunu gösteriyor. Başınızı kaldırıp yamaçlara bakınca denize bakmayı seven muz bahçeleri ile kocaman bir alana yayılmış antik kentin eserlerinin iç içe geçtiğini göreceksiniz.

Gazipaşa

Mavi deniz, parlak güneş ve güzel kumsal çok çekici, ayrılması biraz zor ama Akdeniz insanının çok eski tarihlerden bu yana gelen yayla geleneğini tanımak için ara sıra kısa ayrılıklar gerekecek. Çamlarla süslü tepelere doğru kısa yolculuklar tatili zenginleştiriyor. Antik kalıntılar, kaleler, kaya mezarları ve geleneksel yaşamı sürdüren köyler. En yükseklere doğru yayla yerleşimleri. Temiz havada doğal gıdalarla beslenen kırmızı elma yanaklı çocukların hâlâ dedelerinin, nenelerinin oynadıkları oyunları oynadıkları yaylalar. Boyunlarında çanları ile otlayan keçiler, koyunlar. Derin vadiler, akarsular, göğe yükselen dik kayalıklar.

Gazipaşa

Biraz önce dağlardaki yaylalardan ve temiz havadan söz edildi fakat Gazipaşa da temiz hava için uzaklara gitmeye gerek yok aslında. Deniz kenarında, ilçe merkezinde de hava da temiz doğa da. Çünkü burada havayı ve çevreyi kirletecek hiçbir şey yok. Bacalarından kara dumanlar, zararlı gazlar püskürten, çevreye, insana ve doğaya zarar verecek atıklar bırakan sanayi yok. Denizi kirletecek aşırı yapılaşma da yok. Denizden esen yosun kokulu rüzgârlar ile ilçenin sırtını yasladığı dağlardan kopup gelen çam kokulu hava buluşuyor. Bazen biri, bazen diğeri baskın çıkıyor. Tam kıvamında bir iklim oluşuyor.

Gazipaşa

Alanya ile Gazipaşa ilçelerini bir antik liman ayırıyor. Antik Çağ ın limanı bugün denize girilen güzel bir koy olarak değerlendiriliyor. Denize uzanan küçük bir burunun iki yanında iki plaj var. Halil Limanı diye bilinen kumsallı plajın üzerinde yükselen burundaki yapı kalıntısı ilk bakışta kaleyi andırıyor ama bu bir kilise kalıntısı aslında. Iotape kentinin asıl kalıntıları yolun kara tarafında kalıyor. Bu burundan Gazipaşa sahilinin büyük bir bölümünü görmek mümkün oluyor. Denizin temizliği, kumsalların uzunluğu ve sükunet hemen dikkati çekiyor.

Gazipaşa

Iotape
Alanya Gazipaşa karayolunun 33. km.sinde yer alır. Kent adını Kommagene Kralı 4. Antiochus un ( İ.S. 38 - 72 ) karısı Iotape den alır. Kalıntılar Roma ve Bizans özellikleri taşımaktadır. Etrafı surlarla çevrili denize doğru uzanan yüksekçe bir burun kentin Akropolü görünümündedir. Akropolün karaya bağlandığı noktada liman caddesi yer almaktadır. Akropolün doğusunda yer alan koyda Hamam, Tapınak, Bazilika ve İçerisindeki Hagios Georgios Stratelates e Atfedilen tek nefli küçük kilise görülebilmektedir. Modern yolun kuzeyinde kalan alanda İse Nekropol alanı bulunmaktadır. Nekropol deki anıt mezarlar yörenin mezar mimarisini yansıtan özgün örneklerdir.

Gazipaşa

Antiochia ad Cragum
Gazipaşa İlçesinin 18 km. doğusunda Güney Köyü sınırları içinde yer almaktadır. Kent ismini Kommegene Kralı IV. Antiochos tan almıştır. Kente ait kalıntılar Denize doğru dik inen üç tepe üzerine yayılmıştır. Roma ve Bizans Dönemlerinde yerleşim görmüş olan Kentte Orta Çağ Kalesi, Agora, Sütunlu cadde, Kilise, Hamam, Anıtsal Kapı, Tapınak, Nekropol alanındaki Anıt Mezarlar ve triconhos görülebilmektedir.

Selinus
Gazipaşa ilçe sınırları içinde Hacı Musa Çayı kenarında yer almaktadır. Kent Hellenistik Roma ve Bizans Dönemlerinde yerleşim görmüştür. Roma yerleşiminin yoğun olduğu kentte Orta Çağ Kalesi Agora, Büyük ve Küçük Hamam, Şekerhane Köşkü ve Anıtsal mezarlar günümüzde görülebilen mimari yapılardır. Roma imparatorlarından Trajanus un ( İ.S. 98 -117 ) Part seferinden Roma ya dönerken bu kentte hastalanarak ölmesi kentin adının Trajanapolis olarak anılmasına neden olmuştur.

Gazipaşa

Gazipaşa nın asıl büyük plajı kent içinden ayrılmış gidiş - geliş yolla ulaşılan Selinus Plajı. 2,5 km. uzunluğundaki plajın sol tarafındaki yükselti üzerinde ortaçağdan kalma bir kale ve aşağıdaki düzlükte Selinus antik kentinin kalıntıları var. Dağlardan akıp gelen Hacı Musa Çayı düzlükte kıvrılarak kumsalın doğu ucundan denize dökülüyor. Tatlı su balıklarının bulunduğu derenin iki yanını salkımsöğütler ve diğer ağaçlar süslüyor.

Gazipaşa

Gazipaşa da çok sayıda akarsu var. Su kaynaklarındaki azalma yanında tarımsal sulamada kullanıldığı için birçoğunun suyu yazın denize kadar ulaşamıyor. Dere yatakları kuruyor. Tamamen kurumayan akarsulardan birisi Hacı Musa Çayı. Derenin denize yakın kısımları da kefal, levrek gibi deniz balıklarının beslenmeleri için için elverişli bir ortam oluşturuyor. Bu balıklar yumurtlamak için denize dönerken olta avcılarının hayallerini süsleyerek yolculuklarını tamamlarlar. Denizde yumurtadan çıkan yavrular beslenmek için tatlı su ağzına dönerler ve işte canlılık tamda orda başlar. Küçük balığı büyük balığın yuttuğu yarışta oltacılar da son sırada sıranın kendilerine gelmesini beklerler. Çay yat limanı yapılmadan önce balıkçı kayıklarının da demirleme yeri olarak değerlendiriliyordu.

Gazipaşa

Koru Doğal Havuzları doğanın oluşturduğu insan elinin de biraz şekillendirdiği ilgi çekici bir yer. Yörede “ yalı taşı ” denilen ilginç kayalar akarsuların getirdiği doğal çimento maddesi ile taşın birleşip donmasıyla oluşuyor. Tabakalar halinde sent kayalar biçimindeki bu taşlar yakın zamana kadar kahve çekilen küçük el değirmenlerinden buğday öğütülen büyük değirmenlere kadar değirmentaşı yapımında kullanılıyordu. Yapıların da köşe bağlantılarına konuluyordu.Kent içindeki eski mahallelerdeki gezi sırasında eski evlerde bu taşı görebiliyoruz.

Gazipaşa

Aynı zamanda doğal arıtma tesisi işlevi de gören çukurluklarda deniz suyu birikiyor, dalga olmadığı zamanlarda denizle bağı geçici olarak kopan küçük havuzcukların suyu da iyice ısınıyor ve çocuklar için eğlenceli oyun havuzuna dönüşüyor. Denizin bu kayalıklara ve havuzlara dalga ile gelip dönen suyunun da yabancı maddelerden temizlenmesini sağlıyor. Gazipaşa sahillerinde denizin temizliğine ayrıca bir katkıda bulunmuş oluyor. Kayaların üzerinde gezinmek ve bu ilgi çekici doğa oluşumunu yakından görmek için ayakkabıları çıkarıp paçaları sıvamak yetiyor. Birde kendilerini suya bırakarak bunun tadını daha fazla çıkarıyorlar elbette. Kayalar arasındaki sığlık sularda küçük balıklar da oluyor. Çocuklar için bir küçük olta ile eğlenme olanağı da var.

Gazipaşa

Selinus Plajı ise ilçedeki plajı antik kentin adıyla anılıyor. Uzun ve nitelikli kumsallı plajın genişliği 150 metreyi buluyor. Plajın bir ucunda yeni yapılan Yat Limanı, diğer yanında fazla derinliği olmayan ama oldukça büyük bir mağara var. Mağaranın bulunduğu tepe oldukça dik bir yükseltiden oluşuyor. Dağcılar için oldukça zevkli bir tırmanma alanı olarak değerlendirilebilecek bu yamaç, tırmanış meraklısını bekliyor sessizce. Sahilden ulaşılamayan, batı yönünden ayrı bir yolla ulaşılabilen tepede antik kalıntılar görülebiliyor. Buradan plajın ve çevresinin görüntüsü de panoramik.

Gazipaşa

Plaja giriş ücretsiz. Belediye’nin düzenlediği tesislerde ise küçük konaklama yerleri ile yüzme havuzları, lokantalar ve kafeler bulunuyor. Uzun kumsal en yoğun sezonda bile herkesin rahatça güneşlenmesine ve denize girmesine olanak sağlıyor. Belediye tesisleri yanında çevredeki oteller de şemsiye ve şezlong gibi ihtiyaçları karşılayan küçük istasyonlar oluşturarak müşterilerine hizmet veriyorlar.Kumunun güzelliği ile ünlü plajda günbatımı manzarası da etkileyici. Geceleri, hele dolunayda kumsalda oturup sohbet etmek de ayrı bir keyif. Otellerin de büyük bir bölümü bu plajların yakınında yer alıyor.

Gazipaşa

Selinus Plajı’nın kuzey - batı bitiminde dik bir kayalığın altında kocaman ağızlı bir mağara var. Fazla derinliği olmayan sahildeki bu büyük mağara oluşumuna yöre halkı arasında “ Isınma Kayası ” da deniliyor. Mağaranın bulunduğu kızıl renkli dik kaya doğuşundan batışına kadar sürekli güneş alıyor. Gündüz saatlerinde güneşten korunmak için içine girip gölgesinden yararlananlar oluyor. Güneş batıp da sıcak azalınca da bu kayalar bir klima görevi yapıyor. Gün boyu güneşten topladığı ısıyı çevresine yayıyor. Gün boyu denizden çıkmayan ve artık akşamüzeri üşümekten çeneleri takırdamaya başlayan çocuklar bu kayalığın önünde ısınmaya bayılıyorlar. Büyüklerin denemesinde de bir sakınca yok elbette.

Gazipaşa

Denizin az bulunur güzellikleri Deniz kaplumbağaları Carettalar ve Foklar.Nesli tükenmekte olan ve korunmaya çalışılan dev kaplumbağalar Carettalar ( caretta ceratta ) ve sevimli Akdeniz fokları ( Monacus Monacus Gazipaşa sahillerinde görülüyor. Carettaların üremek için geldikleri ve yumurtadan çıkan yavruların okyanusa doğru yolculuğa çıktığı Akdeniz sahilleri arasında Gazipaşa kumsalları da bulunuyor. Gönüllü kuruluşlar ile resmi kuruluşların birlikte korumaya çalıştıkları kaplumbağaların yumurtlama ve yumurtadan çıkış dönemlerinde özel önlemler alınıyor.

Gazipaşa

Biz ne yapabiliriz ?
Gazipaşa’da kumsalları dünyamızın bu en eski canlılarının Akdeniz de yumurtladıkları 16 yer arasında. Bu sessiz cennete tatile gidenlerin de carettaların yaşamasına katkıda bulunmaları gerekiyor. Biz ne yapabiliriz, derseniz özetle şöyle:

• Yumurtlama bölgeleri belirtiliyor. İşaretler konuluyor. Bu kumsallarda sessiz olun, çok ışık veren fenerler yakmayın, ateş de yakmayın. Ses ve ışık yumurtlamaya gelen anneleri rahatsız ediyor.
• Denize ve kumsala çöp, özellikle de plastik atmayın ve atanlara engel olun. Naylon poşetleri denizanası sanıp yemeye kalkıyorlar ve boğuluyorlar.
• Sahilin bir mil açığına kadar sürat motoru, jet ski gibi araçlar kullanmayın. Sahile şemsiye dikerken dikkatli olun. Çocukların veya köpeklerin kumu kazmasına, kuma gömülmek için çukur açmaya ara verin.
• Yumurtlama zamanında plajda şemsiye, şezlong, sandalye gibi şeyler bırakmayın. Denize dönen annelere ve yumurtadan çıkan yavrulara engel olur.
• Yavrulara rastlarsanız ellemeyin, denize de götürmeyin. Büyüdüğünde aynı kumsala gitmesi için denize kendisinin gitmesi gerekir.

Ve unutmayın carettalar zararsız hayvanlardır. Hiçbir tehlikeleri yoktur. Yumurtlamaya gelip dönenleri veya denize ulaşmaya çalışan yavruları görürseniz şanslısınız. Bunu çok az insan görebiliyor. Uzaktan ve sessizce seyrederek bu şansı değerlendirin.

Gazipaşa

Akdeniz insanlık tarihinde suyolu olarak önemliydi. Karadeniz gibi bol sürü balıkları barındırmıyordu. Peki balık yok mu Akdeniz de. Hem de alâsı var, sözü edilen sürü balıklarının çok miktarda bulunmaması. Beyaz etli lahos balığı ki, Akdeniz’in “ asil balığı ” olarak bilinir; orfozlar ki “ ceylan bakışlı ” denir onlar için. Sinarit, mercan, tonga, trança da unutulmamalı. Mevsimine göre balıkçıların ağlarına ve oltalarına o gün ne takılmışsa sofralarda günlük olarak o balık vardır. Filetosu çıkarılır, ızgarada veya tavada olur, bazılarının şişi bazılarının sütlü balığı yapılır. Evlerde doyurucu olduğu için bol domates ve biberle zenginleştirilmiş yahnisi tercih edilir.

Aynı balıktan birkaç gün farklı yemekler yerseniz de söylenmezse aynı balık olduğunu bilmezsiniz. Denizden gelen ürünleri Toroslar dan gelen kokulu otlar baharlandırır. Ekolojik koşullarda yetiştirilen çeşitli bitkiler salata veya meze olarak eşlik ederler. Eh, yanına da bir duble buz gibi rakı ya da bir kadeh şarap uygun olur.




Ana Menü